NİYET VE NAZAR
Niyet, bir sözün, bir eylemin asıl muharriki olan gayedir. Ameller rengini bu niyetten alır. İyi niyet kömürü elmasa; kötü niyet ise elması kömüre dönüştürür. Nazar ise, kişinin bir şeye, “görmek istediği” tarzda bakmasıdır, bakış açısıdır
Niyet, bir sözün, bir eylemin asıl muharriki olan gayedir. Ameller rengini bu niyetten alır. İyi niyet kömürü elmasa; kötü niyet ise elması kömüre dönüştürür.
Nazar ise, kişinin bir şeye, "görmek istediği" tarzda bakmasıdır, bakış açısıdır.
Bediüzzaman hazretlerinin,
"Niyet" le ilgili bazı ifadeleri şöyledir:
"Arkadaş! Bu niyet mes'elesi, benim kırk senelik ömrümün bir mahsulüdür. Evet niyet öyle bir hâsiyetemâliktir ki, âdetleri, hareketleri ibadete çeviren pek acib bir iksir ve birmâyedir. Ve keza niyet, ölü ve meyyit olan haletleri ihya eden ve canlı, hayatlı ibadetlere çeviren bir ruhtur.Ve keza niyette öyle bir hâsiyet vardır ki; seyyiatı hasenata ve hasenatı seyyiata tahvil eder. Demek niyet, bir ruhtur. O ruhun ruhu da ihlastır. Öyle ise necat, halas ancak ihlas iledir."
"Nazar"la ilgili bazı ifadeleri ise şöyledir:
"Ve keza dünyadaki lezzet ve nimetlere iki cihetle bakılır(Nazar edilir):
Bir cihette, o nimetlerin bir mün'im tarafından verildiği düşünülür. Ve nazar, o lezzetten in'am edene döner; onu düşünür. Mün'imi düşünmek lezzeti, nimeti düşünmekten daha lezizdir.
İkinci cihet, (Kişi öyle bir nazara/bakış açısına sahiptir ki) nimeti görür görmez nazarını ona hasrederek, o nimeti ganîmet telakki ederek minnetsiz yer. Halbuki birinci cihette lezzet, zeval ile zâil olsa bile ruhu bâkidir. ÇünkiMün'im'i düşünür. Mün'im ise merhametlidir, daima bu nimetleri bana verir diye ümidvar olur. İkinci cihette, nimetin zevali ölüm değildir ki, ruhu kalsın. Ruhu da söner, ancak dumanı kalır."(Mesnevi-I Nuriye, 70-71)
Niyet ile Nazar birbirinin yerine kullanılmakla beraber, aralarında ufak bir fark da vardır. Bu yazımızda bu farkı fark etmeye çalışacağız.
Niyet: Belli bir nazarla elde edilen "bir bakış açısı, bir görüş dairesi" içerisine alınan bir şeyin rotasını çizen bir amaç, bir maksattır.
Nazar: Lügat itibariyle bakmak anlamına gelir. Terim olarak ise, (bakmakla birlikte görmeyi, görmekle birlikte anlamayı da ifade eden) bakış, görüş ve
Bakış açısı anlamına gelir. Mesela, kalbinde matem tutan kimsenin nazarında kâinat da matemdedir. Neşesinden gülen kimsenin nazarında bütün varlıklar gülmektedir.
Buna göre denilebilir ki, kâinatla ilgili tefekkür sisteminde Önce NAZAR gelir. Kâinatın manasını okuyup anlamakla mı ilgilenir, yoksa okumadan yalnız bakar mı? Kişinin bu nazarını/bakışını sağlayan onun iradesidir. Varlıkların derin manalarını, hikmetlerini görmek istemesi veya istememesi onun nazarını yönlendirir.
Bilindiği üzere, ibret nazarıyla bakmak ile sathi nazarla bakmak arasında çok büyük fark vardır. Sathi nazar insanı mana-yı ismiyle kâinata baktırır. İbret nazarı ise, kâinata manay-ı harfiyle bakmasını sağlar.
O halde nazar, kâinata nasıl bakacağımızı ayarlayan bir projeksiyon görevini görür. Şayet kişi nazarını kâinatın derin ve hikmet dolu manalarına çevirse, bu takdirde onu "mana-yı harfi" zaviyesinden değerlendirir. Yok, eğer nazarını yüzeysel /sathi bir açıdan kâinata çevirse, bu takdirde yalnız "mana-yı ismi" penceresinden eşyaya bakar.
"Şüphesiz inkâr edenleri uyarsan da uyarmasan da fark etmez, onlar iman etmezler"(Bakara, 2/6) mealindeki ayetten de bu manayı anlamak mümkündür. Yani, söz konusu inkârcılar baştan itibaren İslam'a yönelik nazarlarında, gerçeği görmeye mani bir temerrüt, ön yargı ve yüzeysel bir bakış açısına sahip olduklarından iman etmeleri adeta imkânsız hale gelmiştir.
Mesela. Bir üzüm salkımı karşısında farklı iki kişinin farklı Nazarlarına bakalım:
Birisi: Sathi bir nazarla bakar ve mana-yı ismiyle oluşan bir bakış açısıyla işe koyulur. Üzümün tadını, lezzetini düşünür ve bir an önce onu midesine doldurmaya çalışır.
Diğeri ise: ibret nazarıyla bakar; yemekten çok ifade ettiği manasına, yaratılışına bakar. Bu bakışla, eserden müessire giden "mana-yı harfi" yolunu takip eder.
Bu iki nazardan ilki damağa, ikincisi ise dimağa bakar. Özellikle bu Ramazan ayında, damağın lezzetini dimağın lezzetine tercih edenlerin kulakları çınlasın.!
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DİĞER YAZILAR
CENNET VE CEHENNEM SADECE MANEVİ DEĞİLDİR
Cennet ve Cehennem iki yurttur; birisi sevaba birisi azaba, birincisi muttakilere, ikincisi kâfirle
AKSA TUFANI’NIN İSTİKBALDEKİ AKİSLERİ
De ki: " Bize iki güzellikten birinin dışında başka bir şeyin gelmesini mi bekliyorsunuz? Oy
ALLAH RASULÜNÜN MANEVİ ŞAHSİYETİ-1
Fahr-ı Kâinat Efendimiz, (Aleyhissâlatü vesselâm) Kur’ân’ı Mekkelilere tebliğe başladı
NURDAN VECİZELER-7
“İnkılab-ı hakikat olmaz. Nev'-i mutavassıtın silsilesi devam etmez. Tahavvül-ü esnaf, ink
MODERNİST İSLAMCILARIN BAZI İDDİALARI
HADİS VE SÜNNET DELİL DEĞİLDİR, BİZE KUR’AN VEYA VAHİY LAZIMDIR Bu iddia aslında Peygam
YEDİNCİ NOKTA: NEDİR HAYATIN EN SAF LEZZETİ VE EN HALİS SAADETİ?
İmandır hayatın en safi lezzeti ve en halis saadeti… İmandır saadetin menşei, kayyum değer
ŞÜKRÜ ALTUĞ(1914 – 1984)
Isparta’nın Sav köyü bin kalemle Risale-i Nur eserlerini yazarak çoğaltan, Hz. Üstadın ifad
BÜYÜK ÇARŞI
İki bedestenin çevresinde meydana gelen ticaret merkezidir. Halk arasında Kapalı Çarşı olarak
KIZIL İCAZ YEDİNCİ BEYİT- 10. DERS(3)
Ders: Kızıl İcaz 10. Ders(7. ve 8 Beyitler)-devam- İzah: Ali Haydar Çetintürk Hocaefendi *
- BEŞİNCİ NOKTA: NEDİR HAYATIN HAKİKİ HUKUKU?
- NURDAN VECİZELER-6
- HAMAS ÜZERİNDEKİ AMALEK GÖLGESİ
- İSRA VE MİRAÇ MUCİZESİNİ İNKAR EDENLERE CEVAPLAR
- SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-25
- ŞEVKET AKIN(1923 -2021)
- HOCAZÂDE MUSLUHİDDİN
- ACBU’Z ZENEB HADİSİ
- DÖRDÜNCÜ NOKTA: NEDİR HAYATIN MAHİYETİ?
- NURDAN VECİZELER-5
- SAHABE DÖNEMİ İHTİLAFLARINDAN SÖZ ETMEK
- SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-24
- YENİ İSRAİLİYAT VE DİNİ GÜVENLİĞİMİZ
- NAMAZDA 17 SIRRI
- İNSANLARIN AYIBINI GİZLEMEK
- İMAM BUHARİ'YE ATILAN İFTİRALAR
- ŞAHABEDDİN ÜNLÜ (1945 -2021)
- HIZIR BEY
- CEHENNEM NEREDEDİR?
- KIZIL İCAZ YEDİNCİ BEYİT- 10. DERS(2)
- BU MAKAMDA BİR SUAL AKLA GELMEKTEDİR
- İSRAİL'İN KIYAMETİNİ TÜRKLER KOPARIR
- HAŞİR RİSALESİNİN ÇAĞRIŞTIRDIKLARI
- NURDAN VECİZELER-4
- HADİS İNKARCILARIN DERDİ: EBU HUREYRE (r.a)
- SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-23
- ÜRETİLEN ALGILARLA FİKİR SAHİBİ OLMAYA ÇALIŞMAK
- ŞAHABEDDİN GARGILI(1924 – 2017)
- MUSLİHUDDİN MUSTAFA (ŞEYH VEFÂ-Ö. 1491)
Kim Allah'a ve Rasûlü'ne îman etmezse, (bilsin ki) biz inkâr edenlere alevi çılgın bir ateş hazırladık.
(Fetih, 13)
GÜNÜN HADİSİ
Ramazan ayı girdiği zaman cennetin kapıları açılır, cehennemin kapıları kapanır ve şeytanlar da zincire vurulur.
Tirmizi, Savm 82, (807); İbnu Mace, Sıyam 45, (1746)
SON YORUMLAR
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm İnternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yapt...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
- Selamünaleyküm bu değerli yazınızdan dolayı Ahmets kardeşimizi tebrik edi...
TARİHTE BU HAFTA
*NATO'nun kuruluşu(24 Mart 1949) *Uhud savaşı(24 Mart 625) *Huneyn savaşı(29 Mart 630) *Fatih Sultan Mehmet Han'ın doğumu(30 Mart 1432)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...