ASR-I SAADET HATIRALARI-57
ABDULLAH İBN-İ MESUD’UN KUR’AN’A VUKUFU
Abdullah bin Mesud hazretleri Ashab-ı kiram arasında ilmiyle dikkatleri çeken bir sima. Onun bu yönünü en veciz olarak Hz. Ömer(r.a) dile getirmiş ve üç kere tekrarlayarak; "içi ilimle dolu dağarcık" buyurmuştur. Onun Kur’an’a olan vukufuyla alakalı çok güzel bir hatırayı
ABDULLAH İBN-İ MESUD'UN KUR'AN'A VUKUFU
Abdullah bin Mesud hazretleri Ashab-ı kiram arasında ilmiyle dikkatleri çeken bir sima. Onun bu yönünü en veciz olarak Hz. Ömer(r.a) dile getirmiş ve üç kere tekrarlayarak; "içi ilimle dolu dağarcık" buyurmuştur. Onun Kur'an'a olan vukufuyla alakalı çok güzel bir hatırayı, merhum Ömer Nasuhi Efendi'nin enfes anlatımıyla nakletmek istedik.
İmâm-ı Şâ'bî'den rivayet olunuyor ki: Hazret-i Ömer radiya'llahu Teâlâ anh bir yolculuğu sırasında bir kafileye tesadüf etmiş, müşârün-ileyhin emri üzerine: (bu cemâat nereden geliyor) diye nida ederek sormuşlar. Kafile tarafından; 'uzak bir yoldan gelerek Kâ'be-i Mükerreme'yi ziyaret etmek istiyoruz' diye cevap verilmiş.
Hazret-i Ömer 'bu kafile içinde mutlaka âlim bir zat var, çağırarak sorunuz bakalım, Kur'ân'ın hangi âyeti a'zamdır(en büyüktür), diye emreder. Sorarlar. Kafile tarafından:
اللّهُ لاَ إِلَـهَ إِلاَّ هُوَ الْحَيُّ الْقَيُّومُ
"Allah, O'ndan başka tanrı yoktur; O, hayydir, kayyûmdur.(Bakara:2:/255) Ayeti'dir' denilir.
Tekrar 'Kur'ân-ı Kerîm'in hangi âyeti ahkemdir(en hüküm koyucudur), diye sorulur.
إِنَّ اللّهَ يَأْمُرُ بِالْعَدْلِ وَالإِحْسَانِ وَإِيتَاء ذِي الْقُرْبَى وَيَنْهَى عَنِ الْفَحْشَاء وَالْمُنكَرِ وَالْبَغْيِ يَعِظُكُمْ لَعَلَّكُمْ تَذَكَّرُونَ
"Muhakkak ki Allah, adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder, çirkin işleri, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor(Nahl:16/90) Âyet-i Celîlesi'dir' diye cevap verilir.
'Kur'ân-ı Mübîn'in hangi âyeti daha cem'iyetlidir(toplayıcıdır), diye sorulur.
فَمَن يَعْمَلْ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ خَيْراً يَرَهُ {*} وَمَن يَعْمَلْ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ شَرّاً يَرَهُ
"Kim zerre miktarı hayır yapmışsa onu görür. Kim de zerre miktarı şer işlemişse onu görür."(Zilzal:99/7-8) Âyet-i Celîlesi'dir denilir.
Tekrar 'Kur'ân-ı Mübîn'in en hüzün verici âyeti hangisidir, diye sorulur.
مَن يَعْمَلْ سُوءاً يُجْزَ بِهِ وَلاَ يَجِدْ لَهُ مِن دُونِ اللّهِ وَلِيّاً وَلاَ نَصِيراً
"Kim bir kötülük yaparsa onun cezasını görür ve kendisi için Allah'tan başka dost da, yardımcı da bulamaz."(Nisa:4/123) Ayeti'dir, diye cevap verilir.
'Kur'ân-ı Kerîm'in en ziyade reca ve ümid veren âyeti hangisidir, diye suâl edilir.
قُلْ يَا عِبَادِيَ الَّذِينَ أَسْرَفُوا عَلَى أَنفُسِهِمْ لَا تَقْنَطُوا مِن رَّحْمَةِ اللَّهِ إِنَّ اللَّهَ يَغْفِرُ الذُّنُوبَ جَمِيعاً إِنَّهُ هُوَ الْغَفُورُ الرَّحِيمُ
"De ki: ey nefisleri aleyhine israf etmiş kullarım! Allahın rahmetinden ümidi kesmeyin, çünkü Allah bütün günahları mağrifet buyurur, şüphesiz ki o öyle gafûr öyle rahîm o" Ayeti'dir, diye cevap verilir.(Zümer: 39/53)
Bunun üzerine Faruk-ı A'zam Hazretleri, 'bu kafilede İbn-i Mes'ud olmalı, bir kere sorunuz bakalım, diye emreder. Sorarlar. İbn-i Mes'ud Hazretlerinin, kafilede bulunduğu anlaşılır. Filhakika o bînazîr(benzersiz) allâme, kafilede bulunarak bütün bu cevapları kendisi vermiş idi. Ne diyelim, Üstad Bediüzzaman'ın ifadesiyle 'bin barekallah bu cevaba!'
HENDEK MUHAREBESİNDE HURMA BEREKETİ
Hendek muharebesi Müslümanların açlık ve korkuyla ciddi bir şekilde sınandığı büyük bir imtihandı. Ahzab suresinde bu husus ifade edilirken şöyle buyrulur;
إِذْ جَاؤُوكُم مِّن فَوْقِكُمْ وَمِنْ أَسْفَلَ مِنكُمْ وَإِذْ زَاغَتْ الْأَبْصَارُ وَبَلَغَتِ الْقُلُوبُ الْحَنَاجِرَ وَتَظُنُّونَ بِاللَّهِ الظُّنُونَا {*} هُنَالِكَ ابْتُلِيَ الْمُؤْمِنُونَ وَزُلْزِلُوا زِلْزَالاً شَدِيداً
"O vakit ki hem üstünüzden gelmişlerdi, hem aşağı tarafınızdan ve o vakit ki gözler kaymış, yürekler gırtlaklara dayanmıştı ve Allah'a türlü türlü zanlarda bulunuyordunuz. İşte burada mü'minler imtihan olunmuş ve şiddetli bir surette sarsılmışlar da sarsılmışlardı." (Ahzab:33/10-11)
Bu sıkışık zamanda Müslümanlar değişik gaybi yardımlara mazhar oldular. Bunlardan birisi de yemeklerin bereketlenmesi idi. Bu konuda merhum Ahmed Cevdet Paşa'nın Kısas-ı Enbiyasından şu hadiseyi nakledelim;
"Ensar'dan Beşir İbni Sa'd'ın kızı ki, Numan bin Beşir'in kız karındaşıdır. Validesi onunla pederi Beşir'e ve dayısı Abdullah bin Revaha'ya biraz hurma göndermişti(radiyallahu anhüm)
O kızcağız geçerken, Resul-i Ekrem onu çağırdı ve 'şu hurmaları getir' diye buyurdu. O dahi hurmaları Resul-i Ekrem'in iki avucuna koydu, avuçları dolmadı. Hâlbuki Fahr-i Âlem bir bez getirdi ve hurmaları o bezin üzerine yaydı. Ve eshab-ı kiram'dan birine emretti, hendekte işleyenleri çağırttı. Takım takım geldiler, hep doyunca yediler. Onlar yedikçe hurma ziyadeleşip o döşemenin etrafından taşardı."
Kaynaklar
1- Ömer Nasuhi Bilmen, Büyük Tefsir Tarihi, Cilt:1, Bilmen Basımevi, İst. 1973
2-Ahmed Cevdet Paşa, Kısas-ı Enbiya, Cilt:1, Bedir Yayınevi, İst. 1966
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DİĞER YAZILAR
ASR-I SAADET HATIRALARI-71

HZ. PEYGAMBERİN ŞİDDETLİ RÜZGARLAR ÇIKTIĞINDAKİ TAVRI Hz. Aişe(r.a) diyor ki; “Kasırga
ASR-I SAADET HATIRALARI-70

O fukara muhacirler için ki yurtlarından ve mallarından çıkarıldılar, Allah’dan bir fadıl
ASR-I SAADET HATIRALARI-69

ASHABI AĞLATAN BİR ELİM HADİSE Kurtubî, tefsirinde şöyle anlatır: “Rasulullah (sallallah
ASR-I SAADET HATIRALARI-68

HZ.ÖMER(R.A)’İN GÜNAHA DÜŞMÜŞ ARKADAŞINA MEKTUBU Hz. Ömer(radıyallahu anh)’in ahiret
ASR-I SAADET HATIRALARI-67

ENSARIN HURMAYA OLAN SEVGİSİNE BAKINIZ” Enes bin Malik(r.a) Rasulullah’ın (aleyhissalatu ves
ASR-I SAADET HATIRALARI-66

Kayravan şehri, Tunus’un ortasında bulunan tarihi bir şehirdir. Hz. Muaviye(r.a) zamanında Ukb
ASR-I SAADET HATIRALARI-65

HZ. EBUBEKİR(R.A)’İN SON ANLARI Musa el-Cühenî, Ebu Bekr b. Hafs b. Ömer’den nakleder: -
ASR-I SAADET HATIRALARI-64

HZ. ÖMER(R.A)’İN İSTEDİĞİ HUSUS Merhum Ali Himmet Berki diyor ki; “Bir gün Hazret-i Öme
ASR-I SAADET HATIRALARI-63

“BÖYLE YAPANLARA MÜNAFIK DERLERDİ” Merhum Zahid Kotku hazretleri naklediyor; Bir gün, -ma
ASR-I SAADET HATIRALARI-62

ABDULLAH BİN CAFER’İN(R.A) BİR CİVANMERTLİĞİ Abdullah bin Cafer(r.a) Mute savaşının bü
ASR-I SAADET HATIRALARI-61

HZ. ALİ’NİN ECELE BAKIŞI Hz. Ali(k.v)'nin güzel bir sözü var, "ecelim benim ne güzel muhaf
- ASR-I SAADET HATIRALARI-60
- ASR-I SAADET HATIRALARI-59
- ASR-I SAADET HATIRALARI-58
- ASR-I SAADET HATIRALARI-57
- ASR-I SAADET HATIRALARI-56
- ASR-I SAADET HATIRALARI-55
- ASR-I SAADET HATIRALARI-54
- ASR-I SAADET HATIRALARI-53
- ASR-I SAADET HATIRALARI-52
- ASR-I SAADET HATIRALARI-51
- ASR-I SAADET HATIRALARI-50
- ASR-I SAADET HATIRALARI-49
- ASR-I SAADET HATIRALARI-48
- ASR-I SAADET HATIRALARI-47
- ASR-I SAADET HATIRALARI-46
- ASR-I SAADET HATIRALARI-45
- ASR-I SAADET HATIRALARI-44
- ASR-I SAADET HATIRALARI-43
- ASR-I SAADET HATIRALARI-42
- ASR-I SAADET HATIRALARI-41
- ASR-I SAADET HATIRALARI-40
- ASR-I SAADET HATIRALARI-39
- ASR-I SAADET HATIRALARI-38
- ASR-I SAADET HATIRALARI-37
- ASR-I SAADET HATIRALARI-36
- ASR-I SAADET HATIRALARI-35
- ASR-I SAADET HATIRALARI-34
- ASR-I SAADET HATIRALARI-33
- ASR-I SAADET HATIRALARI-32

Allah'a güven. Vekîl olarak Allah yeter.
Ahzab, 33
GÜNÜN HADİSİ
Allah'ın en sevdiği isimler
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Allah'ın en ziyade sevdiği isimler Abdullah ve Abdurrahman'dır."
Müslim-Edeb:2
Ebu Davud-Edeb:59
SON YORUMLAR
- Az önce rast gele aldığım bir hadis kitabında rastgele açtığım bir sayf...
- Rabbimiz gani gani rahmet eylesin…...
- Yahudi propagandası için uydurulmuş yalan bir hikâyeyi bu güzel siteye yak...
- Selamun aleykum hocam seyda molla nadirın yanında ıcazesını alanlardan...
- Receb bey o rüyayı kaydetmedik, o rüyanın risalelerle alakası yoktu, ama o...
- Güzel paylaşım, kaynak belirttiğiniz için ayrıca teşekkür ederim. :)))...
- 18 Nisan 2021,tarihinde rahmetli oldu.....
- Allah razı olsun. "kısmetse diğeri de gelecek haftaya." kısmında yer alan ...
- Cenab-ı Allah ( cc) Salih rüya sahiplerinin sayısını artırsın....
- Makalede kullanılan " Kıskançlık " sıfatı, Ehli sünnet akidemize göre," ...
TARİHTE BU HAFTA
*Conk Bayırı Zaferi(10 Haziran 1915)
*Yeniçeri Ocağı'nın Lağvı(12 Haziran 1826)
*Cemil Meriç'in Vefatı(13 Haziran 1987)
*Darendeli Hacı Hulusi Edendi'nin Vefatı(14 Haziran 1990)
*Türkçe Ezan Uygulamasının Kaldırılması(16 Haziran 1950)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...