HASBIHAL
Müslümanların en büyük hâkimi İmam-ı Ali, la tarifil hakka bir-ricali, i'rafi l-hakka, ta'rif ehlehu “hakkı, hakikati bir takım adamlarla kaim bilme. Evvelâ hakkın ne olduğunu öğren ki ehlini de tanıyabilesin” buyuruyor.
Dünyada bunun kadar kat'î, bunun kadar açık bir düstur-u hikmet olamaz. Biz müslümanlar hak ile batılı birbirinden ayır¬mak için söyleyene değil, söylenene baktığımız; şahsı değil, sözü tarttığımız devirlerde cihanın en yüksek milleti imişiz.
Müslümanların en büyük hâkimi İmam-ı Ali, la tarifil hakka bir-ricali, i'rafi l-hakka, ta'rif ehlehu "hakkı, hakikati bir takım adamlarla kaim bilme. Evvelâ hakkın ne olduğunu öğren ki ehlini de tanıyabilesin" buyuruyor.
Dünyada bunun kadar kat'î, bunun kadar açık bir düstur-u hikmet olamaz. Biz müslümanlar hak ile batılı birbirinden ayırmak için söyleyene değil, söylenene baktığımız; şahsı değil, sözü tarttığımız devirlerde cihanın en yüksek milleti imişiz.
Sonraları, ortaya sürülen fikirlerdeki istikamete yahut sakamete kendi mücahedemizle, kendi içtihadımızla hükmedebilmeyi uzun bir iş görmüşüz de onun için bütün kanaatlerimiz, bütün hareketlerimiz mukallitlikten ibaret kalmış; İslâm'ın ilk devirlerinden zaman itibariyle ne kadar uzak düşmüşsek tahkik denilen denilen feyz-i ilâhi de bizden o nisbette yüz çevirmiş.
İster yüzünü şarka, omuzunu garba vermiş; ister bu vaziyetin aksini âdet edinmiş olsun... Kimi yoklasanız; mutlak ehl-i hak tanıdığı mahdut bir iki adamın fikrine mümaşat eder. bulursunuz. "Şu söz pek doğrudur. Yanlış olmak ihtimali yoktur. Zira filandan sudur etmiştir" tarzındaki hükm-ü garip hepimiz için şiar-ı hikmet olmuş; gitmiş!
Taklidin bu derecesi demin söylediğimiz vaziyetin devamına en büyük bir sebeb oluyor ki, biz bu sebebi kaldıramazsak kıyamete kadar yüz yüze gelip de milletin, memleketin hayrı için hasbıhal edemeyeceğiz!
Pek sevdiğim muhterem bir arkadaşım sekiz on sene evvel şöyle bir hikâye söylemiş idi: "Daha İstanbul'a gelmemiştim. Bir gün memleketimizin âlim tanılan ricali arasında fıkhın muamelât kısmına ait oldukça mühim bir bahis münakaşa ediliyordu. Fikirler, daha doğrusu me'hazler taaruz edince kendi reyini, yani kendi okuduğu kitabın musannifini haklı çıkarmak için sesini diğerlerinden ziyade yükselten bir zat karşısındakine: "Sen bu sözleri yazma kitaptan mı söylüyorsun, yoksa basma kitaptan mı?" dedi. Bu sual üzerine başka başka musanniflere ait iki kitabın biri basma, diğeri yazma olursa hangisiyle amel olunmak, hangisinin sözü tercih edilmek icab edeceği de ruzname-i münakaşata ithal olundu!"
Geçenlerde fuzalâdan biri gayet mühim bir mesele-i usuliyeyi meydana çıkardı ki, bu da bir içtihadın mahsulü değil, ancak sürekli bir mücahedenin semeresi idi. Dine, dünyaya hiç yaramayan yahut ehemmiyeti üçüncü, dördüncü derecelerde kalan mesail ile zamanını öldürmeyip de böyle doğrudan doğruya hayat-ı ümmete taalluk eden bir meseleyi nazarı ittılâımızın önüne çıkaran fazıl-ı mücahide an samîmü'lkalp teşekkürler ederken bakınız ne işittim: Bu mesele me'hazlariyle, delilleriyle beraber salâhiyettar olması lâzım gelen zevata izah edilmiş. Bir kısmı dinlemek zahmetini ihtiyar etmemiş, bir kısmı da son zamanda gelen musanniflerin kitaplarında böyle bir mesele var mı yok mu bilemediği için kabulünden itizar etmiş!
Tarih tekerrürdür, derler. Pek doğru. İşte arkadaşımın on sene evvelki hikâyesi aynen zuhur etti. Esef olunacak bir cihet var ki o da: Tarihin tekerrürü sözü bize gelince musibetin tekerrürü, daha doğrusu temadisi gibi bir mana ifade ediyor. Başka bir şey değil.
Mehmed Akif
Sebilürreşad Mecmuası
30 Mayıs 1329 -1913
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DİĞER YAZILAR
NASIL BİR MAARİF?

Yıllardır ilmî ve fikrî çalışmalarım arasında memleketimizin mânevî, ahlâkî, derûnî
GENÇLERİ HEDONİZM ÇILGINLIĞINA İTENLER

Diyorlar ki: Dünyaya bir kere gelinir. Sonun başlangıcı yoktur. Gülün, eğlenin, bir yıldır
HİCRET VE HAREKET

Hicret, tâ ezelden ebede, âlem-i vücubdan âlem-i imkâna, daire-i ilimden daire-i kudrete, tâ
ORUÇ, ORUÇ BOZMAK VESAİRE

Ramazan ayının hususiyeti oruç. Orucun hususiyeti de kendisine ait meseleler. Başında; tutan tu
HEKİM VE FİLOZOF GÖZÜ İLE RAMAZAN

Hekim gözü ile Ramazan perhiz ayıdır. Bir çok hastalıklara karşı tıbbın tavsiye ettiği im
HÜZÜNLÜ BİR HAYVANAT BAHÇESİ GEZİSİ

“Paris'in büyük hayat sıtmasına tutulduktan sonra(1) yapmaya hiç vakit bulamayacağım bir zi
YİRMİNCİ ASRIN BAŞINDA ANADOLUDA PAZARIN NAMUSU

Fransız yazar Claude Farrare, Çanakkale’de bir köyde, 1900’şerin başında yaşadığı çok
BİZ DE RAHATSIZIZ

Elinize bir kalem alsanız ve siyasette, ticarete, sanatta, eğitimde en fazla isim yapmış insanla
"BANA KUR’AN YETER!”

Bana Kur'an yeter!" cilerden beni sevdiğini söyleyen biri, kendisi Hadisleri kabul etmeyerek doğr
MEALCİ KARDEŞLERİME KUR’AN’DAN MİSAFİRPERVERLİK DERSİ

Kur’an-ı Kerim, Arapça olarak indiğinden Kur’an’da geçen her kelimenin o günkü manaları
MEZHEPLERE TÂBİ OLMAYANLAR

Hak mezheblerde akıl ve mantığın tasdik etmediği hiçbir mes’ele yoktur. Çünkü onların n
- ‘KADİR GECESİ BİN AYDAN HAYIRLIDIR’ NE DEMEKTİR?
- İKİ PEYGAMBERİN DOĞUM GÜNLERİ
- “BİR ALLAHSIZA CEVAP”
- YEDİ YAŞIN ÖNEMİ
- DÜŞÜLEN MÜHİM BİR HATA
- YALANCININ MUMU
- BEN OLACAKTIM Kİİİİİ
- AĞIRLIĞINI DUYMAK
- SON ASIRDA TASAVVUFTA TECDİD YAPAN ÜÇ ŞAHSİYET
- KURBAN KESMEK KİMLERE VÂCİPTİR?
- KURBAN
- DİLİMİZE BİR ŞEY OLDU
- NERDE O ESKİ GÜNLER
- YALAN DOLAN SONRASI YAPILAN ASKERÎ DARBELER
- BAYRAMLA İLGİLİ SÜNNET VE ADABLAR
- BİR KOLERA SALGINI HATIRASI; NURİYE ABLA
- “GUSL-İ İÇTİMÂİ”
- İMANIN ÇİÇEĞİ RAMAZAN ORUCU
- EVLİYA
- BERAAT GECESİ İLE ALAKALI ÜÇ YANLIŞ MESELE
- ALLAH’IN AHLAKIYLA AHLAKLANANLAR
- ATEİST, DEİST ve BİLİME DİN GİBİ İNANANLARA SORULAR
- “OKUMADAN OLMAZ”
- İBRETLİ BİR HATIRA
- NAZIM HİKMET “MUHTEŞEM ÜSTÜ MUHTEŞEM BİR ŞAİRDİ!”
- NÂZIM HİKMET PUTU
- NAZIM HİKMET’E SAYGI
- BEDİÜZZAMAN FOBİSİ
- BAZI ORYANTALİSTLERİN VE ONLARIN TAKİPÇİLERİNİN DÜŞTÜĞÜ FAHİŞ HATALAR

Kim sabreder ve affederse şüphesiz bu hareketi, yapılmaya değer işlerdendir.
Şûra, 43
GÜNÜN HADİSİ
Sahabilerim yıldızlar gibidir. Hangisine uysanız doğru yolu bulursunuz."
Rezin
SON YORUMLAR
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
- Selamünaleyküm bu değerli yazınızdan dolayı Ahmets kardeşimizi tebrik edi...
- Vesîkalara göre, doğum târîhi 13.01.1889 (1 Kânûnisânî 1304), vefât t...
- Açıklayıcı ve net ifadelerle bilgi verdiğiniz ićin siteye teşekkür eder...
- Hocam açıklamalarınız için gerçekten yürekten teşekkürler Hep oyunlar...
- Az önce rast gele aldığım bir hadis kitabında rastgele açtığım bir sayf...
- Rabbimiz gani gani rahmet eylesin…...
- Yahudi propagandası için uydurulmuş yalan bir hikâyeyi bu güzel siteye yak...
TARİHTE BU HAFTA
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...