Cevaplar.Org

MÜMİNLERCE SEVİLMEK İSTERSENİZ, GÜNAHTAN UZAK DURUN

Hz. Âişe (radiyallahu anha) Hz. Muâviye (radiyallahu anh) a yazdığı mektubunda şöyle diyordu: “…Bundan sonra, insan günah işlediğinde onun hakkında iyi konuşanlar kötü konuşmaya başlarlar.”


Mehmet Akıncı

mehmed.akinci@gmail.com

2012-10-14 22:04:06

Hz. Âişe (radiyallahu anha) Hz. Muâviye (radiyallahu anh) a yazdığı mektubunda şöyle diyordu: "…Bundan sonra, insan günah işlediğinde onun hakkında iyi konuşanlar kötü konuşmaya başlarlar."

Ebû Derdâ (radiyallahu anh) şöyle der: "Kişi farkında olmadan insanları kendine lanet ettirmekten sakınsın." Sonra oradakilere; "Bu nasıl olur bilir misiniz?" diye sorar. "Bilmiyoruz" derler. " Kul kendini günahlara kaptırır. Sonra Allah (sübhanehû ve teâlâ) Müminleri ondan nefret ettirir de, o bunun farkına bile varmaz." der.

Günahların etkileri:

1-Günahkâr kişinin özellikle iyi kimselerle arasının açılması.

2-İşlerinin zorlaşması.

Bir işe başladığında ya bunu hiç başaramaz, ya da çok zorlanır. Sebebini anlayamadan iyilik ve hayır kapılarının ardı ardına kapanması ne kötü bir durum. Kim Allah (sübhanehû ve teâlâ) nın hakkını gözetmezse, Allah (sübhanehû ve teâlâ) da onu gözetmez. Bunun neticesinde diğer insanlar da onu gözetmez olur. Seleften birinin dediği gibi yalnızca iyilik beklediği kimseler bile ona zarar vermeye başlar: "Bir günah işlerim de, sonra bunu hizmetçimin, bineğimin tavırlarından anlarım."

3-Allah (sübhanehû ve teâlâ) ve insanlar nezdinde şeref ve haysiyetin yitirilmesi.

Allah (sübhanehû ve teâlâ) katında en değerli kimse en fazla takva sahibi olan ve O'na en yakın kimse O'na en fazla itaat edendir. Kulun itaati miktarınca Allah (sübhanehû ve teâlâ) katında değeri olur. Ancak âsî olup Allah (sübhanehû ve teâlâ) nın emirlerini yerine getirmez ve gözden düşerse Allah (sübhanehû ve teâlâ) onu diğer insanların gözünden de düşürür.

Yahya bin Muâz (radiyallahu anh) şöyle der: "Allah (sübhanehû ve teâlâ) nın hukukuyla meşguliyetin kadar başkaları senin işlerinle meşgul olur (senin işlerini görür). Kim kalbiyle Allah (sübhanehû ve teâlâ) ya yönelirse müminlerin kalpleri de ona yöneltilir. Allah (sübhanehû ve teâlâ) nın emirlerine ihtimam göstermezsen, insanlar senden yüz çevirir. Kim kalbiyle Allah (sübhanehû ve teâlâ) ya yönelirse, müminlerin kalbi de ona yöneltilir."

Allah Resûlü (aleyhisselâtü vesselâm) şöyle buyurur: "Allah için birbirini seven iki kimsenin arası birinin işlediği günah sebebiyle bozulur."

Hz. Ali (radiyallahu anh) şöyle demiştir: "Kim aşireti olmadan itibar, malı olmadan zenginlik, arkadaşları arasında şeref, yöneticiler yanında vakar sahibi olmak isterse, günahların zilletinden taatların izzetine çıksın."

Denir ki: "Allah (sübhanehû ve teâlâ) nın hukukunu üstün tut ki, Allah (sübhanehû ve teâlâ) da seni üstün tutsun."

İbn-i Abbas (radiyallahu anh) şöyle demiştir: "Her bir hasene yüze aydınlık, kalbe nur kazandırır, rızkın genişlemesine, bedenin kuvvetlenmesine ve sahibine karşı kalplerde sevginin artmasına vesile olur. Her bir seyyie ise yüzü karartır, kalbi lekeler, bedeni zayıf düşürür, rızkın azalmasına ve kalplerde o kimseye karşı nefretin oluşmasına sebep olur.

Netice itibariyle günahlar:

Günahkâr kimse ile Allah (sübhanehû ve teâlâ) nın arasında soğukluk, kalbinde gecenin karanlığını hissettiği gibi gerçekten hissedebildiği bir kararma, Allah (sübhanehû ve teâlâ) ile irtibatının tamamen kopması, Allah (sübhanehû ve teâlâ) nın kulunu kendi haline terk etmesi, nihayetinde varılacak yerin âhiret yurdu olduğu ve Allah (sübhanehû ve teâlâ) nın huzuruna çıkacağının tamamen unutulması ya da hafife alınması neticelerini doğurur.

İşte günahkâr kimsenin Rabbiyle olan hali bu şekildedir. İnsanlarla olan halini varın siz düşünün. O halde, başkaları tarafından sevilmek istiyorsanız, günahların büyüğünden küçüğünden kaçının.

 

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DİĞER YAZILAR

BAŞKA GÖRÜNDÜ

BAŞKA GÖRÜNDÜ

Bir gün bir göletin arkasında bir vadinin yamacında oturmuş karşı yamaçtaki ağaçları seyr

DİZ ÜSTÜ OTURMAK

DİZ ÜSTÜ OTURMAK

Bundan elli yıl önce köyde otururduk. Ekmeğimizi annem tandırda pişirirdi. Önce diz üstü

EDEPSİZLİĞİN ADI ERGENLİK

EDEPSİZLİĞİN ADI ERGENLİK

Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla... Hacı hacıyla Mekke’de, derviş dervişle tekkede, e

ANNE KARNINDAKİ BEBEĞİN RABBİYLE DİYALOĞU

ANNE KARNINDAKİ BEBEĞİN RABBİYLE DİYALOĞU

Anne karnındaki bir bebeğin ağzı vardır, gözü vardır, kulağı vardır, eli vardır, ayağı

SİGARALI GENÇ VE BEN

SİGARALI GENÇ VE BEN

Yolcu minibüsünün içindeyim. Çarşıdan Fakülteye gidiyorum. Bir durakta kahvehaneden çıkan

EY HER YERDEN GÖRÜNEN VE HER YERDEN GÖREN! SENİ İSTİYORUM!

EY HER YERDEN GÖRÜNEN VE HER YERDEN GÖREN! SENİ İSTİYORUM!

Namaz için kalkmıştım. Kıyamda durdum, kâinatı kıyamda gördüm. Rükûa vardım, kâinatı

YOLA ÇIKMAK

YOLA ÇIKMAK

Biraz sonra yola çıkacağız. On bin metre yükseklikten, üç bin kilometre yol kat edeceğiz. Bu

KAPTANLIK KOLAY BİR ŞEY DEĞİLDİR

KAPTANLIK KOLAY BİR ŞEY DEĞİLDİR

Stuttgart Hava Limanı’nın alt katında bütün dinler için ayrılan ibadethanede namaz kılarke

ARABAYI UNUTTUM

ARABAYI UNUTTUM

Unutmak çok kötü bir şeydir. Bu gün çarşıdan gelirken bir yerde arabayı park edip bir iki

İŞTE KOLAY KÂRDA ÇOK

İŞTE KOLAY KÂRDA ÇOK

İşte cemaatle namaz kılma hareketi, kaptanı imam olan mescit botuna binerek en emin arkadaşlarl

GÖKÇEADA DEPREMİ

GÖKÇEADA DEPREMİ

Belirtilen tarihte bütün Ege’de ve dolayısıyla Tavşanlı’da çok şiddetli bir deprem oldu.

Kim Rabbine kavuşmayı arzu ediyorsa güzel bir amel işlesin ve Rabbine kullukta hiç bir ortak koşmasın.

Kehf, 110

GÜNÜN HADİSİ

"Kişi, dostunun dini üzeredir. Bu nedenle, kiminle dost olacağına dikkat etsin!"

Ebû Hureyre radıyallahu anh. Ebû Dâvud.

TARİHTE BU HAFTA

*Fatih Donanmayı Haliç'e İndirdi.(22 Nisan 1453) *T.B.M.M. Açıldı.(23 Nisan 1920) *Yavuz Sultan Selim Padişah Oldu.( 25 Nisan 1512) *Çernobil Nükleer Faciası.(26 Nisan 1986) *Sultan II.Abdülhamid Han Tahttan İndirildi.(27 Nisan 1909)

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SİTE HARİTASI