Cevaplar.Org

AMAN DİKKAT, AYAĞINIZ KAYMASIN!

Gündelik hayatımızın akışı içinde farkında olalım veya olmayalım bizi “biz” yapan temel değerlerimiz konusunda farklı yön ve hedeflere doğru kayıp gidebiliyoruz


2006-07-28 18:38:16

Gündelik hayatımızın akışı içinde farkında olalım veya olmayalım bizi “biz” yapan temel değerlerimiz konusunda farklı yön ve hedeflere doğru kayıp gidebiliyoruz. İçinden geçtiğimiz şu netameli ve kaygan zaman diliminde çoğu defa sahte ve sentetik gündemlerin bombardımanı altında adeta kendimizi kaybedebiliyoruz. Bir toplumu yıkan temel etken toplum fertlerinin metafizik gerilimini kaybetmeleri ve bünye içinde zamanla kokuşmaların baş göstermesidir. Aslında her türlü yıkılışın veya kokuşmanın esas sebebi iç faktörlerdir.

Sizlerin de malumunuz olsa da tekrar hatırlama kabilinden isterseniz bu iç faktörlerin en önemli olanlarını sayalım: Korku, tama; fizik düzgünlüğü, zeka, başarı, bilgi hamuleliği ve servet gibi faktörlerden kaynaklanan benlik ve gurur; şöhret, kadın, mevki ve para hırsı; bencillik ve haset; tenperverlik; bir takım beklentiler; “feleğin çemberinin arzusuna göre dönmemesi” ve gayr-ı memnuniyetsizlik gibi etkenler, tenkit, gıybet, dedikodu, duygu kirlenmesi, günahlara girme ve nihayet düşünce ve kalplerin kayması...

Kalbi kayan bir insanın ayaklarının kayarak tehlikeli vadilere sürüklenmesi an meselesidir. Peki, kişi bu acı sona nasıl gelir? İsterseniz şimdi bu sorunun cevabını arayalım: İnsan, başta büyüklüğüne tutulduğu bir lideri veya hizmetlerine tutulduğu bir grubu, içine girince zamanla az önce saymış olduğumuz faktörler gereği küçümseyebilir bir hale gelebilir. Sonra, davranışlarında topluluk anlayış ve kurallarına, daha sonra dini kaidelere göre dengesizlikler başlar. Yani zulme sapar. Doğru düşünmenin en önemli unsuru olan doğru bakış açısını da kaybedince artık, Allah korusun, ayağını topluluktan çıkarır. Bu çıkma, yaptıklarını kendi vicdanında ve başkaları karşısında doğru görme ve gösterme adına dini de eğip bükmesi neticesinde bizzat dinden irtidada kadar gidebilir.

Öyleyse ne yapmalı?

Kimse kendisini vazgeçilmez görmemeli ve başkalarını minnet altında bırakmak gibi tavırlara girmemelidir. “elminnetu lillallahi ve rasulihi - Minnet, Allah ve Rasulü’nündür.” Hidayet eden Allah’tır, bütün hayır ve başarılar Allah’tandır. Bunların nefse mal edilmesi, ancak gasp olur. Bu sebeple, hidayete erdirdiklerine ancak Allah’ın minnet etme hakkı vardır. İslam’ın, İslami hizmetlerin kimseye ihtiyacı yoktur; bütün insanlar İslam’a ve İslami hizmetlere muhtaçtır, medyundur.

Yazımızı Bediüzzaman Hazretleri’nin sadeleştirdiğimiz şu altın tavsiyeleriyle bitirelim: Öyleyse, bırak biçare hoşnutsuzluğu, benliği, bencilliği ve kapa tenkidin, gıybetin kapısını. Haklı bile olsan, “hakkım var” deme, “vazifem var” de. Gel boyun ey, teslim ol, saadet ve kurtuluş bundadır bil. Görmez misin ki, nice “ben” diyenler, “okudum, bildim” diyenler saptı; ama, kalblerini safiyane Güneşler Güneşi’ne açanlar gerçek hayatı buldu; buz parçası benliklerini bütün bir topluluğun havuzunda eritenler okyanusa erdi. Öyleyse, bir millet, bir okyanus, hatta güneş olmak varken, bir damlacık olarak kuruyup gitmek niye?

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

hanifi arkadaş, 2006-08-05 10:01:47

ali ihsan bey yazınız çok mühim mevzulara temas ediyor. samanyolu televizyonunda "mavi rüya" diye bir dizi vardı ve orda zeynep öğretmen hakikaten müthiş dersler veriyordu. şu sözü hiç aklımdan çıkmıyor: "kötülerin hep üstün olması iyilerin hiçbirşey yapmamasından kaynaklanmıyor mu?..." evet kötüler ve kötülük altın devrini yaşıyor. iyiler veya iyi olması gerekenler seyrediyor ve sizin de değindiğiniz gibi "güneş olmak yerine bir damlacık olarak kuruyup gidiyoruz" kaleminize ve yüreğinize sağlık...

Bu yoruma katılıyor musunuz ?

DİĞER YAZILAR

CENNET VE CEHENNEM SADECE MANEVİ DEĞİLDİR

CENNET VE CEHENNEM SADECE MANEVİ DEĞİLDİR

Cennet ve Cehennem iki yurttur; birisi sevaba birisi azaba, birincisi muttakilere, ikincisi kâfirle

ACBU’Z ZENEB HADİSİ

ACBU’Z ZENEB HADİSİ

Bir sorunun cevabı; “Müzedeki bir insanın iskeleti 2.000 senedir var olduğu söyleniyor. Halbu

NAMAZDA 17 SIRRI

NAMAZDA 17 SIRRI

İslam Literatüründe “el-Mabud” kelimesi hakiki mabud olan Allah’ın bir vasfıdır. Ebced d

İNSANLARIN AYIBINI GİZLEMEK

İNSANLARIN AYIBINI GİZLEMEK

Kişi kendisine nasıl davranılmasını istiyorsa, başkalarına da öyle davranmalıdır. Bu minva

CEHENNEM NEREDEDİR?

CEHENNEM NEREDEDİR?

Soru: Cehennem Nerededir? Cevap: Cennet ise Kur’an-ı Kerim'de zikredildiği gibi yüksektedir ve

RUM SURESİ ÖZELİNDE FITRAT DİNİ’NE BAKIŞ

RUM SURESİ ÖZELİNDE FITRAT DİNİ’NE BAKIŞ

Rum suresi, Mekki mukattaat sureler sisteminde yer alan, Kur’an’daki tertip numarası 30 olan bi

HADİSLER IŞIĞINDA KOMŞULUK İLİŞKİLERİ-2

HADİSLER IŞIĞINDA KOMŞULUK İLİŞKİLERİ-2

Ebû Hüreyre (r.a) anlatıyor: Rasûlullah (s.a.s) buyurdular ki: “Komşusu, zararlarından emin

HADİSLER IŞIĞINDA KOMŞULUK İLİŞKİLERİ-1

HADİSLER IŞIĞINDA KOMŞULUK İLİŞKİLERİ-1

Kıyâmetin pek yakın olduğu ve vaktin bereketinin azaldığı günümüzde, insanlar dünya tela

SAYGI GÖSTERGELERİ

SAYGI GÖSTERGELERİ

Toplum içerisinde âdâb-ı muâşeret dediğimiz; nezâket, saygı ve görgü kuralları, dünya v

SAHÂBENİN ADALETİ VE ÂLİMLERİN BUNA DAİR AÇIKLAMALARI-2

SAHÂBENİN ADALETİ VE ÂLİMLERİN BUNA DAİR AÇIKLAMALARI-2

İbn Hacer el-Heytemî diyor ki: "Sahabe arasında cereyan eden hâdiseler konusunda dilimizi tutmam

SAHÂBENİN ADALETİ VE ÂLİMLERİN BUNA DAİR AÇIKLAMALARI-1

SAHÂBENİN ADALETİ VE ÂLİMLERİN BUNA DAİR AÇIKLAMALARI-1

1.Hâfız ibn Hacer el-Askalânî el-İsâbe adlı eserinde diyorki: "Ehli-sünnet, sahâbenin âdil

Ey iman eden kullarım! Şüphesiz benim arzım geniştir. O halde (nerede güven içinde olacaksanız orada) yalnız bana kulluk edin.

Ankebut, 56

GÜNÜN HADİSİ

"Size iki şey bırakıyorum. Bunlara uyduğunuz müddetçe asla sapıtmayacaksınız: Allah'ın Kitab'ı ve Resulünün Sünneti."

Muvatta, Kader 3, (2, 899)

TARİHTE BU HAFTA

*Fatih Donanmayı Haliç'e İndirdi.(22 Nisan 1453) *T.B.M.M. Açıldı.(23 Nisan 1920) *Yavuz Sultan Selim Padişah Oldu.( 25 Nisan 1512) *Çernobil Nükleer Faciası.(26 Nisan 1986) *Sultan II.Abdülhamid Han Tahttan İndirildi.(27 Nisan 1909)

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SİTE HARİTASI