Cevaplar.Org

ASR-I SAADET ANILARI-2


Salih Okur

nedevideobendi@gmail.com

2005-11-30 13:53:45

HZ.ÖMER’İN YİĞİTLİĞİ

İbn-i Kesir’in El Bidaye ven Nihaye adlı eserinde anlatıldığına göre Hz. Ömer İslamla şereflendiği ilk gün, kendisinden Peygamberimizin katlini bekleyen Kureyş topluluğunun içine gitti. Onlar Kabe’nin çevresinde oturuyorlardı. Müslüman olduğunu izhar edince Mekke ulularından Utbe bin Rebia hınçla onun üzerine atıldı. Utbe daha önce Hz. Ebubekir’i yere yatırmış ve hırpalamıştı. Bu defa da yanı şeyi yapacağını zannediyordu. Ama Hz. Ömer onu kavradı, yere yıktı, üzerine oturdu, dövmeye başladı. Hatta ellerini o melunun gözlerine soktu. Utbe feryad figan ettiyse de arkadaşlarından kimse yardımına seğirtemedi.Ve nihayet acı bir dayaktan sonra Hz. Faruk-u azam onu bıraktı. Müşriklerin de gözü iyiden iyiye yıldı. Allah ondan razı olsun…

 

YÃœCE BÄ°R GAYE

Bilindiği gibi Hz. Ebubekir (RA) döneminde İranla başlayan savaş, Hz. Ömer (RA)devrinde İran Sasani devletinin çöküşüyle sona ermiştir. Meşhur Kadisiye savaşı bu harplerin nihai bir dönüm noktasını teşkil eder. Bu savaşta İslam ordusunun başkumandanı Sad bin Ebu Vakkas (RA), Rebii bin Amir’i (RA) elçi olarak İran karargahına göndermişti. İran başkomutanı Rüstem, askerlerinin arasında türlü depdebe içinde, altınlar, gümüşler, rahat yastıklar arasında idi. Herkes en şık elbiselerini giymişti. O büyük sahabe ise hiç bunlara iltifat etmeden, kısa boyu, kalın kalkanı ve kaba elbisesi içinde fütursuzca ilerleyip karşısına dikildi. Rüstem Rebii bin Amir’e niçin geldiklerini sorunca, o kahraman insan tarihe altın harflerle geçen şu müthiş cevabı verdi: Biz öyle bir kavimiz ki Allah bizi, dilediğini kula kul olmaktan kendisine kulluğa, dünyanın darlığından bolluğuna ve batıl dinlerin zulmünden İslam’ın adaletine çıkaralım diye gönderdi.

 

MUSÂ’ABÂ…

İlk Müslümanlardan Habbab bin Eret der ki: “Sırf Allah rızası için Resulullah ile hicret ettik. İyi işler başardık. İçimizden gidenler oldu. Bunlar kazandıkları sevabı hep ahirete yolladılar. İşte Mus’ab bin Umeyr onlardandır. Uhud savaşında şehit düştü. Kefenleyecek bir şey bulamadılar. Nihayet bir aba bulundu. Başını örtsek ayakları açılıyor, ayağını örtsek başı açık kalıyor. Bunun üzerine Nebi(SAV) şöyle buyurdu: Başının kapatın, ayaklarının üzerine de izhîr otu koyun.

 

Peygamberimiz abaya sarılmış bu gencin baş ucunda durdu. Gözlerinden yaşlar boşanarak şöyle dedi: “Seni Mekke’de görmüştüm. Senden daha kibarı, senden daha güzel elbise giyeni yoktu. Ne kadar derli toplu idin. Ama şimdi boyuna göre bir kefen bulamıyoruz.”

 

Mus’ab’ın kardeşi Ubeyd der ki: Resulullah Mus’ab’ın baş ucunda durdu. Musab yüzükoyun yatıyordu, şu ayeti okudu: Mü'minlerden öyle er kişiler vardır ki, Allah'a verdikleri sözde sadakat ettiler. Kimi adağını ödedi şehid oldu. Kimi de (şehid olmayı) bekliyor. Onlar verdikleri sözü asla değiştirmediler" (el-Ahzab 33/23)

 

ABİDLİK MİSKİNLİK DEMEK DEĞİLDİR.

Şifa binti Abdullah, cansız cansız hareket eden, ruh gibi bir takım gençler gördü. Şaşkınlık içinde: Bunlar da kim? diye sordu. “abidler(İbadet edenler) dediler. Kendisi de şu cevabı verdi: Hz. Ömer yürüdüğü zaman süratli yürür, konuştuğu zaman işittirir ve vurduğu zaman da acıttırırdı, asıl abid o idi..

 

KADI ŞÜREYH VE HZ. ALİ

Meşhur tabiin alimi Şabi anlatıyor: Hz. Ali’nin hilafeti döneminde bir zırhı kayboldu. Bir Hıristiyan’ın yanında buldu. Hıristiyan’ı Kadı Şüreyh’e götürdü. “Bu zırh benimdir, ona satmış veya hibe etmiş değilim dedi. Kadı Şüreyh, Hıristiyan’a: Emir-ül mümininin dediklerine bir itirazın var mı? diye sordu. O da: Zırh benimdir dedi. Kadı, Hz. Ali’ye dönerek; İsbatın var mı? deyince. Hz. Ali gülümsedi ve “isbatım yok” cevabını verdi. Kadı da Hıristiyanın lehine karar verip, zırhı kendisine teslim etti. Hıristiyan adam birkaç adım yürüdü, sonra geri dönerek; Şehadet ederim ki bu hüküm peygamberlere yakışır. Halife beni kadıya götürüyor ve o da bana hak veriyor. Şehadet edertim ki Allah’tan başka ilah yoktur ve Muhammed Allah’ın kulu ve resulüdür.Yemin ederim ki zırh halifenindir. Sıffine giderken düşürmüştü.”dedi. Hz. Ali’de gülümseyerek: “Madem ki Müslüman oldun, zırh senin olsun buyurdu

KAYNAKLAR

1-Son Peygamber- Prof. Dr. M. Ebu Zehra- Kitabevi Yayınları- İst-1997- 3. baskı

2-Muhtasar Hayatü’s Sahabe-M. Yusuf Kandehlevi- Ravza Yayınları- İst-2000- 5.baskı

3-İman Ve Hayat-Prof. Dr. Yusuf el-Kardavi- Hilal Yayınları-İst-2003

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

Ercan, 2008-12-19 05:07:05

Allah cc onlardan da senden de razı olsun

Bu yoruma katılıyor musunuz ?

tahir yavuzaslan, 2008-02-03 11:14:01

ne yorumu yapılabilirki yaptığımız yorum allah ın sevdiği kullara yorum yapmak olurmu sadece şu kelimeler şeref bulur ama tanımlayamaz mükemmel harika şahane gurur verici olması gereken öğrenmemiz anlamamız gereken anlatmamız gereken yaşamamız gereken dünya ve ahiret kurtuluşumuz

Bu yoruma katılıyor musunuz ?

DÄ°ÄžER YAZILAR

"Ey Rabbimiz! Nurumuzu tamamla ve bizi bağışla, şüphesiz ki sen her şeye kadirsin."

Tahrim, 8

GÃœNÃœN HADÄ°SÄ°

Hafızasında Kur'an'dan hiçbir ezber bulunmayan kişi harab olmuş bir ev gibidir

Tirmizi, Sevatbu'l-Kur'an 18, 2914

TARÄ°HTE BU HAFTA

*Fatih Camii Tekrar İbadete Açıldı(15 Nisan 2002) *Şeyhülislam İbn-i Kemal'in Vefatı(16 Nisan 2002) *Einstein'in Ölümü(18 Nisan 1955) *93 Harbi Başladı(19 Nisan 1877) *Miladi Takvime Göre Efendimiz'in(s.a.v) Doğumu(20 Nisan 571)

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SÄ°TE HARÄ°TASI